28 Şubat Cuma, ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance’in Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskyy’ye karşı sergilediği tutum, Amerikan medyası da başta olmak üzere tüm dünyayı şaşırttı. Rusya-Ukrayna savaşı doğrultusunda bir araya gelinen toplantılarda Ukrayna’nın masaya davet edilmediği gerçeği dahi, izleyenleri dün yaşanan görüşmeye hazırlayamadı. The Atlantic’ten Tom Nichols, yaşananları şöyle özetledi: “Bir dostu kamuoyu önünde düşman gibi azarlamalarını unutalım. Bütün bu olup bitenler, şu gerçeği gölgelememeli: ABD Başkanı, sadık bir müttefikini köşeye sıkıştırarak, yakın zamanda Rusya’nın diktatörüyle bir anlaşma yapmak ve hayatta kalma savaşı veren bir Avrupa ülkesini satmak için zemin hazırladı” .
Diyalog değil, monolog.
Trump’ın danışmanları bu toplantıyı “Önce Amerika” (America First) stratejisi açısından bir başarı olarak görürken, destekçileri bu anı “sıcak bir tartışma” olarak yorumladı. Ancak bu görüşme, Trump’ın Rus propagandasının tekrar eden ifadelerine yer vermesiyle bir interaksiyon değil, monolog olmayı hedefliyordu gibi görünüyor. Ukrayna’nın küresel savaş riskine neden olduğu da dahil olmak üzere, bu toplantı Trump’ın, Ukrayna’ya verilen askeri yardımı sonlandırmak ve savaşı Rusya’nın lehine bitirmek için ön hazırlık yaptığına dair net bir gösterge olarak yorumlandı.
Vance’in bu toplantıdaki varlığı da beklenmedik bir gelişmeydi, şayet genellikle arka planda kalan ve görevde olduğu bir ay sırasında öne çıktığı aksiyonları Trump’ın eleştirmenlerine sosyal medyada yanıt vermekle sınırlı halan Vance, yabancı bir lideri hedef almak için sahneye çıktı.
Zelenskyy’e, Trump’a yeterince şahsi teşekkür etmediği iddiasıyla ikaz edildiğinde, Ukrayna Başkanı haklı olarak tepki gösterdi. Ancak Vance, bu tartışmanın kameralar önünde yapılmasını saygısızlık olarak nitelendirdi. Vance’in bu söyleminin samimiyeti, henüz birkaç dakika önce Zelenskyy’nin kıyafetlerinin Oval Ofis’te bulunmak için yeterince ciddi olmadığını dahi dile getirmesinin ardından, üzerine Trump’ın görüşmeye dair kameralar karşısında “Bu harika bir televizyon gösterisi olacak” demesiyle, ciddi anlamda sorgulandı.
Rusya memnun.
Toplantı sonrasında Trump’ın yaptığı açıklama Moskova’da memnuniyetle karşılandı. Öyle ki eski Rusya Başkanı Dmitry Medvedev, X’te şu paylaşımı yaptı: “Küstah domuz sonunda Oval Ofis’te hak ettiği tokadı yedi.”
Zelenskyy’in barışın peşinde olmadığını ve ABD’nin müttefikliğini bir müzakere avantajı olarak kullandığını belirten Trump, “Ben avantaj istemiyorum, ben BARIŞ istiyorum. Kendisi, ABD’yi ve Oval Ofis’in kutsallığını saygısızca ihlal etti. Barışa hazır olduğundaysa geri gelebilir.” dedi.
Ne anlama geliyor?
ABD’nin uluslarası ilişkilerinde tabiri caizse 180 derece değiştirdiği bu tutumu, birçok anlama gelebilir. Bakanın bulunduğu noktaya göre değişiklik gösterecek olmakla birlikte, Trump ve Vance’in MAGA (Make America Great Again) sloganı doğrultusunda bir kolluk gösterisi yapıp devamının gelmeyeceğine kanaat getirenler de olacaktır. ABD’nin, Trump’ın söylemiyle “eski gücüne” kavuşmaya başladığını ortaya koyan bir olay olarak da yorumlanacaktır.
Ve belki de en acıklı yorum, yine The Atlantic’ten Tom Nichols’un tercüman olduğu bir şekilde yapılacaktır:
Bu görüşme, ABD için sadece diplomatik bir felaket değil, aynı zamanda Amerika’nın uluslararası ittifaklarına ve küresel düzenin geleceğine ciddi zarar verecek bir dönüşümün sinyaliydi. Artık Washington’la ittifak halinde olanlar, Trump’ın önünü kesebileceği bir anda kendilerini ihanete uğramış bulabilirler. 28 Şubat 2025, Amerikan diplomasisinin en karanlık günlerinden biri olarak tarihe geçecek ve özgür dünyanın geleceği için uzun vadeli bir felaketin başlangıcı olacak gibi görünüyor.
Buna da göz atın: Zelenskyy: Kalıcı barış için görevimi bırakmaya hazırım.