Çin’in tekellik karşıtı düzenleyicileri, 2023’ün sonunda açıklanan veriye göre dünyanın yapay zeka çip üretiminin yüzde 90’ını üstlenen NVIDIA’ya karşı bir soruşturma başlattı. Soruşturma, ABD ve Çin arasında süregelen teknoloji ve ticaret muharebelerinin yeni bir boyutunu gözler önüne serdi. Bu hamle Biden yönetiminin Çin’e sağladığı gelişmiş Amerikan teknolojisi satışlarına sıkı kısıtlamalar getirmesinden yalnızca bir hafta sonra geldi. Çin’in bu adımı, hem ticari rekabet hem de jeopolitik güç dengesi açısından küresel çapta yankı uyandırabilir. Peki, bu durum NVIDIA, Çin ve küresel teknoloji sektörü için ne anlama geliyor?
NVIDIA’nın Çin’e taahhütlerini yerine getirip getirmediği sorgulanıyor
Çin’in Devlet Piyasa Düzenleme İdaresi (SAMR), NVIDIA’nın veri merkezleri, süper bilgisayarlar ve bulut sistemleri gibi yüksek performanslı bilgisayar sistemleri için ağ ve bağlantı çözümleri üreten Mellanox Technologies’i satın alırken verdiği taahhütleri ihlal edip etmediğini araştırıyor. 2020’de verilen taahhütler arasında başta gelenler NVIDIA’nın tekelleşmeye dair önlemleri en başından alması ve Çin’e tedarik gerçekleştirilmesiydi. Ancak NVIDIA’nın bu koşullara bağlı kalıp kalmadığı, özellikle Çin’e yönelik tedarik zincirinin devamlılığı açısından sorgulanıyor.
Soruşturma Biden yönetiminin geçtiğimiz hafta Çin’e çip satışına yönelik yeni kısıtlamalar getirmesinin hemen ardından başlatıldı. ABD tarafından uygulanan kısıtlamalar nedeniyle NVIDIA, Çin’e çiplerinin daha az güçlü versiyonlarını sunmaya başlamıştı. Buna karşılık, Çin hükümeti ABD’ye bazı nadir madenlerin ihracatını yasaklamış ve Amerikan savunma şirketlerine yönelik yaptırımlar açıklamıştı.
Qualcomm’a yapılan hamlenin bir tekrarı mı?
Yapay zeka çipleri, yalnızca ticari ürünler için değil, aynı zamanda askeri üstünlük için de kritik bir teknoloji haline geldi. ABD bu çiplerin askeri amaçlarla kullanılmasını engellemek için Çin’e olan satışları sıkı bir şekilde denetliyor. Çin ise bu kısıtlamalara karşılık olarak çip stoklama, kaçak yollarla tedarik ve yerli üretimi teşvik etme gibi stratejilere başvuruyor.
Çin’in NVIDIA’ya yönelik soruşturması, geçmişte Qualcomm ve Micron gibi Amerika merkezli teknoloji şirketlerine karşı benzer şekilde kullanılan taktiğin tekrarı olarak yorumlanabilir. Öyle ki Qualcomm, 2015 yılında Çin hükümeti tarafından açılan bir antitröst davasında 975 milyon dolar ceza ödemek zorunda kalmış ve teknoloji lisanslama şartlarında Çin lehine indirim yapmıştı.
Ne anlama geliyor?
NVIDIA, yapay zeka çiplerinde yüzde 90’lık bir pazar payına sahip ve bu pay, şirketi teknolojik üstünlük açısından önemli bir konuma getiriyor. Ancak Çin pazarının NVIDIA’nın toplam gelirlerindeki payı giderek azalıyor; şirketin Çin’den elde ettiği gelir 2023’te yüzde 22’den yüzde 13’e düştü. Bu düşüş NVIDIA’nın, Çin’e duyduğu ekonomik bağımlılığını azaltma stratejisi olarak yorumlanabilir.
Çin’in NVIDIA üzerindeki baskısı, ABD ile Çin arasındaki teknoloji savaşlarının bir parçası olarak değerlendiriliyor. Bu durum, yalnızca NVIDIA’yı değil, diğer Amerikan teknoloji şirketlerini de etkileyebilir. Öte yandan, Çin henüz NVIDIA’nın ileri teknoloji seviyesine ulaşabilecek çip üreticilerine sahip değil. Bu da Çin’in, kendi teknolojik bağımsızlığını artırma çabalarının hızlanacağını gösteriyor.
Nihayetinde, NVIDIA’ya yönelik bu soruşturma, yapay zeka çiplerinin artık yalnızca bir teknolojik standart değil, aynı zamanda tedarik zincirinde ve jeopolitik anlamda bir güç aracı haline geldiğini açıkça ortaya koyuyor. Hem ABD hem de Çin, bu teknolojiyi kontrol etmek için daha agresif adımlar atmaya devam edecek gibi görünüyor.
Google antitröst davası: Geçmiş, güncel durum ve beklentiler



