TikTok’un Amerika Birleşik Devletleri’nde yasaklanmasına yol açabilecek yasaya itirazı reddedildi. ABD Başkanı Donald Trump’ın ilk görev döneminde gündeme gelmesinden bu yana birçok gelişme yaşanan olayda, TikTok yasa önerisine karşı dava açmıştı. Sosyal medya platformunun savunmasında, ABD’de hayata geçecek TikTok yasağının ABD Anayasası’na aykırı olacağı vurgulandı. ABD temyiz mahkemesi, 6 Aralık Cuma günü TikTok’un alehine verdiği kararda yasanın ABD Anayasası’nın Birinci Maddesi’ni (ifade özgürlüğü) ihlal etmediğini ve Beşinci Madde’nin eşit koruma güvencesini de zedelemediğini belirtti.
TikTok’un ABD’de yasaklanmaya bir adım daha yaklaştığının göstergesi olarak yorumlanabilecek bu kararın dönüşü ise Çin merkezli Bytedance’in TikTok’u ABD merkezli bir şirkete satmasını gerektiriyor. Yasa uyarınca, 19 Ocak 2025’e kadar bir çözüm bulunmazsa, ABD’deki uygulama mağazaları ve internet hizmetleri TikTok’u barındırmaya devam ettikleri takdirde ağır para cezalarıyla karşılaşabilir.
TikTok, bu karara da itiraz edeceğini açıkladı. Şirket sözcüsü Michael Hughes, yaptığı açıklamada, “Yüksek Mahkeme’nin, Amerikalıların ifade özgürlüğü hakkını korumaya yönelik tarihsel bir sicili var ve bu önemli anayasal meselede aynı şeyi yapmalarını bekliyoruz” dedi. Ayrıca, TikTok yasağının hatalı ve spekülatif bilgiye dayandığını belirtti ve kararla birlikte 170 milyondan fazla Amerikalı kullanıcının sesinin kısılacağını vurguladı.
Dünyanın sayılı büyüklerinin (Google, Intel ve TikTok) art arda çalkalandığı bugünlerde, TikTok’un ABD’de yasaklanmasına dair sürecin nasıl başladığına ve devam ettiğine bakıp sonucuna dair öngörüde bulunacağız. Haydi başlayalım…
ByteDance TikTok’u satmayı reddettiğini açıklamıştı
ABD Başkanı Joe Biden, Nisan 2024’te TikTok’un ya Çin dışındaki bir alıcıya satılmasını veya ABD’de yasaklanmasını gerektiren yasayı imzaladı. Bu yasa, ByteDance’in kullanıcı verilerini Çin hükümetiyle paylaşabileceği veya algoritmayı propaganda yaymak için kullanabileceği endişelerine dayanıyordu.
TikTok, Mayıs 2024’te bu yasayı engellemek için dava açtı ve platformun 170 milyondan fazla Amerikan kullanıcısının ifade özgürlüğünü ihlal ettiği ve platformu haksız yere hedef aldığını savundu. Mahkeme, bu davayı bireysel TikTok içerik üreticilerinin açtığı davalarla birleştirdi.
Eylül ayında görülen duruşmada ABD hükümeti avukatları, TikTok’un algoritmasının Çin merkezli ByteDance tarafından kontrol edildiğini ve Amerikan kullanıcıları üzerinde etkili olabileceğini ileri sürdü. Mahkeme ise, Çin’in kontrolünü engellemenin ulusal güvenlik için kritik olduğunu belirtti.
Washington’daki ABD Temyiz Mahkemesi’nin üç hakimden oluşan heyeti, TikTok’un ABD’de birçok kullanıcının özgür ifadelerini sergilediği bir alan olduğunu ancak platformun geniş erişimi nedeniyle, TikTok’un Çin Halk Cumhuriyeti’nin kontrolünden çıkarılmasının “ulusal güvenliği korumak için elzem olduğunu” belirtti.
ABD hükümeti lehine karar
Cuma günü alınan mahkeme kararı, ABD Kongresi’nin TikTok yasasının oluşturulmasında anayasal sınırlar içinde hareket ettiğini ve uygun prosedürleri izlediğini belirtti. Heyet, yasanın TikTok’un Çin bağlantılarını hedef aldığını, ancak içeriği baskılamadığını veya belirli bir içerik türünün üretimini/üretiminin durdurulmasını zorunlu kılmadığını ifade etti.
ABD’deki kullanıcıların, TikTok’ta veya seçtikleri başka bir platformda istedikleri kadar Çin propagandası (veya başka bir içerik) okumakta ve paylaşmakta özgür olacağını belirten heyet, yasanın hedefinin Çin’in “içeriği gizlice manipüle etme kabiliyetini” elimine etmek olduğunu vurguladı.
TikTok’un karşı argümanlarını ikna edici bulmayan heyet, şirketin ABD hükümetinin ulusal güvenlik endişelerine yönelik itirazlarını reddetti ve TikTok’un yalnızca “veri uygulamalarını ABD yetkililerinin nasıl nitelendirdiğine itiraz ettiğini” ve bu savunmanın “büyük resmi gözden kaçırdığını” belirtti.
ABD, dava öncesi müzakerelerde aniden geri çekildi
Davada önemli bir tartışma noktası, ABD ulusal güvenlik yetkilileriyle yapılan ve TikTok’un veri güvenliği endişelerini çözeceğini iddia ettiği bir anlaşma önerisi oldu. Dava sürecinde TikTok, ABD hükümetinin kötü niyetle hareket ettiğini, aylarca müzakerelere devam ettikten sonra iletişimi aniden kestiğini ve ardından Biden’ın imzaladığı yasayı desteklediğini öne sürdü. ABD hükümeti avukatları ise taslak anlaşmanın güvenlik endişelerini çözmek için yetersiz olduğunu savundu.
Heyet bu doğrultuda müzakerelerde ABD hükümetinin yanında yer alarak, “ABD yetkililerinin TikTok ile yapılan taslak anlaşmanın yeterince ileri gitmediğine dair kararını ne eleştirebiliriz ne de sorgulayabiliriz” dedi.
Ne anlama geliyor?
Gerek Cuma açıklanan karardan, gerek bu yasanın ilk gündeme gelmesinden bu yana, TikTok’un öncelikle kullanıcılarından oluşan destekçileri karara karşı çıktı. TikTok’un milli güvenliğe ne ciddi ne de ani bir tehdit teşkil etmediğini belirtenlerden “Mark Zuckerberg’den iyidir” diyenlere kadar argümanlara şahit olduk. Zuckerberg’in TikTok’u satın almaya dair bir isteğinin olmadığından (en azından dile getirmediğinden) hareketle, bu sernayoya odaklanmayacağız… Peki, olan biten ne tür olasılıklara kapı aralıyor?
TikTok’un yasaklanıp yasaklanmayacağı belirsiz. Ancak, mahkemelerin ve hükümetin aldığı kararlar, bu yasağın ciddi bir olasılık olduğunu gösteriyor. ABD’nin önceki girişimlerinde, örneğin Huawei ve ZTE gibi şirketler üzerinde uyguladığı yaptırımlar, bu konuda nasıl kararlı olabildiğinin bir göstergesi… Yasaklama kararı, ABD’nin ulusal güvenlik gerekçelerini ne kadar ciddiye aldığına ve ByteDance’in buna nasıl yanıt vereceğine bağlı olarak şekillenecek.
ByteDance şu ana kadar TikTok’u satmaya yanaşmadı ve şirketin Çin hükümetiyle bağlantıları göz önüne alındığında, böyle bir satış Çin tarafından da engellenebilir. Öyle ki Çin, stratejik öneme sahip teknoloji şirketlerinin yabancı şirketlere satışını sınırlayan düzenlemeleri halihazırda getirmişti. Bu durum, TikTok’un ABD merkezli bir şirkete satılmasını daha da zorlaştırıyor. Eğer ByteDance satışı kabul etmezse, TikTok’un yasaklanma riski artabilir.
TikTok’un yasaklanmasının olası etkileri:
- Kullanıcılar ve içerik üreticileri için: TikTok ABD’de yasaklanırsa, platforma bağımlı olan içerik üreticileri ve küçük işletmeler büyük bir darbe alabilir. Birçok kişi ve kurumun geçimini TikTok’tan sağladığı gerçeği göz önünde bulundurulduğunda bu yasağın, yaratıcı ekonomi üzerinde büyük bir etkisi olacağını söyleyebiliriz.
- Rekabet ve pazar dinamikleri: TikTok’un yasaklanması, Meta (Instagram Reels), YouTube (Shorts) ve Snapchat gibi rakip platformlara avantaj sağlayabilir. Bu, sosyal medya ekosistemindeki dinamikleri değiştirebilir ve TikTok’un şu anki lider konumunu kaybetmesine yol açabilir.
- Siyasi ve teknolojik etkiler: TikTok’un yasaklanması, ABD ve Çin arasındaki teknoloji ve veri güvenliği savaşının önemli bir sembolü haline gelebilir. Ayrıca, bu karar ABD’nin internet üzerindeki düzenlemelerini nasıl ele aldığına dair yeni bir standart oluşturabilir.
- Regüle edilen sektörlerin pazarlama kapısı: TikTok,özellikle finans ve kişisel sağlık gibi regülasyonları sıkı olan sektörler için pazarlama faaliyetlerini özgürce sürdürülebilecekleri bir platform sağlıyor. ABD’deki markalar için bu durum, kısa ve uzun vadede müşteri edinme, marka değer algısı çalışmaları ve pazarlama yatırımları bakımından planlarını sil baştan yapmalarını gerektirebilir. TikTok’un başarılı marka iş birliklerine Türkiye’den Yapı Kredi’nin TikTok for Business ile çalışmaları örnek verilebilir.
ByteDance’in ABD hükümetiyle nasıl bir uzlaşma sağlayacağı, TikTok’un ABD’deki geleceğini belirleyecek en önemli faktörlerden biri. Yasaklanma ihtimali ciddi ancak nihai kararın alınması zaman alabilir. Bu süreçte TikTok’un hem hukuki hem de diplomatik yollarla direnmeyi sürdüreceği açık. Biz, bu süreci merakla izlemeye ve gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.
Bunlara da göz atın: