Uluslararası kamuoyu ve piyasa araştırma şirketi IPSOS’un on yılı aşkın bir süredir gerçekleştirilen “Dünya Neyi Dert Ediyor” (What Worries the World?) araştırması, her ay dünyanın dört bir yanındaki vatandaşların kaygılarını ortaya koyuyor. The Newsight’ta ele alınan Kasım 2024 sonuçlarında tüm dünyada suç ve şiddetin yanı sıra enflasyon en çok endişe edilen konularda ilk sıradaki yerini korurken, Türkiye’nin endişe ettiği konularda dünya ortalamasının üzerinde; ama sağlık, işsizlik ve küresel ısınma söz konusu olduğunda bir alışmışlık/kabul hali olduğu gözlemlenmişti. Peki, dünya geride bıraktığımız hareketli yılın son ayında hangi konularda endişe etti?
Aralık 2024’te dünya hangi konuları dert etti?
Her ülkenin derdi, gündemi ayrı olsa da, 2024’ün neredeyse tamamında dert ortaklığı edilen bir konu bulunuyor: Enflasyon. Her ay yayınlanan “Dünya Neyi Dert Ediyor?” raporuna göre, 12 ayın 11’inde 29 ülke genelinde en büyük endişe yaşam maliyeti/enflasyon olarak öne çıktı.
Enflasyon, Aralık’ta da dünyanın en çok endişe ettiği ilk konu olmayı sürdürdü (yüzde 32). Geçen ay olduğu gibi enflasyonu yüzde 31’lik bir oranla “suç ve şiddet” çok yakından takip etti. Bu iki konunun ardından; “yoksulluk ve sosyal eşitsizlik” (yüzde 29), “işsizlik” (yüzde 27) ve “finansal/siyasi yolsuzluk” (yüzde 27), dünyanın en çok dert ettiği beş konuyu oluşturdu.
Fransa “yanlış yönde”; İsrail ve İspanya yolsuzluk derdinde…
“What Worries the World?”ün önemli bir çıktısı, sorduğu spesifik bir sorudan geçiyor: “Ülkenizin gittiği yön, doğru mu yoksa yanlış mı?”… Bu soru ve altında yatan nedenler, Aralık 2024 çıktılarında başrolü henüz geçen hafta güven oyunu kaybeden Fransa’ya çeviriyor. 10 yıldır ilk kez bu denli fazla “yanlış yöne gidiyor” yanıtının karşısında “doğru yöne gidiyor” diyenlerin oranı yüzde 10’da kaldı… Ülkenin yanlış bir yolda olduğuna inanmalarına rağmen Fransa halkı, raporun sorgulanan olası endişe kaynakları hakkında, ya dünya geneliyle eş oranda ya da bu ortalamadan daha düşük oranda endişe duyuyor. Ülke yönetiminde yaşanan değişime rağmen, dünya ortalamasından daha çok dert edindiği iki konu sonuçlara sağlık hizmetleri (Dünya ortalaması: yüzde 23 – Fransa: yüzde 26) ve iklim değişikliği (Dünya ortalaması: yüzde 16 – Fransa: yüzde 23) olarak yansıyor…
Raporda şaşırtıcı çıktılardan biri İsrail tarafından kaydediliyor. Ülkenin en çok dert ettiği konu yüzde 45 ile “terörizm” olmaya devam ediyor. İsrail’in Gazze’ye saldırıları devam ederken, geçen aydan bu yana 15 puan artarak yüzde 36 oranına ulaşan endişe kaynağının “yolsuzluk” olması, toplumun, Başbakan Netanyahu’nun 10 Aralık’ta ifadesini verdiği ve yolsuzlukla suçlandığı davayı göz ardı etmediğini gösteriyor.
Henüz Ekim 2024’te Valensiya ağırlıklı olmak üzere İspanya’yı derinden etkileyen sel felaketinin ardından 224 kişi hayatını kaybetti, 13 kişi ise hala bulunamadı. Bu durumdan kaynaklı olduğu yorumlanabilecek ve geçtiğimiz ay rekor bir artış gösteren yolsuzluk endişesi, bu ay daha da arttı (üç puan) ve üç yılın en yüksek seviyesine ulaştı (yüzde 34).
Enflasyon Türkiye’de birinci; Türkiye enflasyonda ikinci.
“What Worries the World?”, elbette Türkiye’ye dair de önemli bulguları ortaya koyuyor. Enflasyon, yılın başından en sonuna dek, en çok telaffuz ettiğimiz kelimelerden biri olmaya devam etti. Öyle ki, dünya ortalamasının enflasyona dair duyduğu endişe ortalaması yüzde 32 olarak kaydedilirken Türkiye, Singapur’un ardından (yüzde 60) enflasyonu en çok dert edinen ülke olarak öne çıkıyor (yüzde 51).
“Suç ve endişe”, Kasım’da olduğu gibi Aralık’ta da öne çıkan endişe kaynaklarından biri olarak kaydediliyor. Önemli bir sonuç, suç ve şiddetin dert edilme oranının geçen yılın aynı dönemine oranla 11 puan artarak yüzde 29’a ulaşması olarak öne çıkıyor. Geçen ay yüzde 26 olarak kaydedilen yoksulluk ve sosyal eşitsizlik endişesi ise 3 puan artış göstererek yüzde 29’a ulaşıyor.
Türkiye’deki katılımcıların yüzde 20’si ülkenin ekonomik durumunu “iyi” olarak değerlendirirken, yüzde 80’i “kötü” olarak görüyor. Bu veri, Türkiye’yi; Fransa (yüzde 90), Güney Kore (yüzde 90), Japonya (yüzde 89), Macaristan (yüzde 84) ve Peru’nun (yüzde 83) ardından ülkenin ekonomik durumunu kötü olarak en çok değerlendiren altıncı ülke haline getiriyor.
Başlangıcı ve sonuyla 2024
Kamuoyu araştırmacısı ve The Newsight köşe yazarı Kemal Umur Sabur, “What Worries The World?” raporunun Aralık 2024 sonuçlarını değerlendirirken, yılın başıyla sonu arasındaki farklara ve Avrupa Birliği’nin lokomotifi sayılabilecek ülkelerde 2024 sonuna doğru şekillenen ekonomik ve politik endişelere dikkat çekiyor. “Ocak 2024’te dünya genelinde enflasyon endişesi yüzde 36 iken, Aralık ayında bu oran yüzde 32’ye düşmüş durumda. Bununla birlikte, yoksulluk ve sosyal eşitsizlik endişesi yüzde 29’da sabit kalırken, suç endişesi yüzde 29’dan yüzde 31’e yükselmiş; yolsuzluk kaygısı ise yüzde 26’dan yüzde 27’ye çıkmıştır. Bu veriler, küresel endişe kaynaklarında yıl boyunca bazı dalgalanmalar yaşandığını, ancak özellikle dünyada 2024’e girerken ölçülen enflasyon endişesi oranının yıl sonunda düşmeye başladığını; buna karşın suç ve yolsuzluk gibi konularda 2025’e girerken insanların endişelerinin artış eğiliminde olduğunu ortaya koyuyor.”
Sabur, özellikle son dönemde hareketli olan Avrupa’ya ayrıca değindi: “2024 sonunda ekonomik kaygıların ciddi şekilde arttığı görülüyor. Ocak 2024’ten bu yana ekonomik durumu ‘iyi’ olarak değerlendirenlerin oranı birçok ülkede çift haneli düşüşler göstermiştir. Özellikle Fransa (-20 puan) ve Belçika’da (-14 puan) bu düşüşler belirgin olurken, Almanya’da bu ay görülen 4 puanlık düşüşle birlikte ‘iyi ekonomi’ algısı yüzde 27’ye inerek tüm zamanların en düşük seviyesine ulaşmıştır. Fransa, yalnızca yüzde 10’luk “iyi ekonomi” değerlendirmesiyle Ocak 2024’e kıyasla en alt sıraya düşmüş ve Şubat 2016’dan bu yana en düşük seviyesini kaydetmiştir. Bu durum, Avrupa Birliği ülkelerinde ekonomik algının kötüleştiğini ve halkın mali endişelerinin giderek derinleştiğini göstermektedir.”
2025’in Avrupa Birliği için bir sınav niteliğinde olacağını belirten Sabur görüşlerini şöyle sonlandırdı: “2025 yılına girerken, Avrupa Birliği vatandaşlarının ülkeleri hakkında duydukları endişe, yerel ve korumacı bir döneme girmeye hazırlanan dünya şartları göz önüne alındığında, Birlik açısından 2025’in hem ekonomik hem de politik anlamda bir sınav yılı olacağı izlenimini veriyor. Almanya ve Fransa’nın içinde bulunduğu politik krizler de hesaba katıldığında, Birlik içinde radikal kırılmalara yol açabilecek gelişmelerin olasılığı güçleniyor.”
IPSOS’un “Dünya Neyi Dert Ediyor?” raporunun Kasım 2024 bulguları için tıklayın.