Elon Musk geçtiğimiz hafta boyunca gündeme Washington’da başına getirildiği DOGE biriminin lideri olarak verdiği kararlar ve aldığı aksiyonlarla anıldı. Ancak göz ardında kalan, The Newsight’ta daha önce de ele alınılmış bir gündem daha sürmeye devam ediyor: Musk’ın OpenAI’yla alacak vereceği… Beyaz Saray’daki yeni rolüyle neden olduğu tartışmaların yanı sıra eski ortağı ve şu anki rakibi, OpenAI’ın CEO’su Sam Altman’dan OpenAI’ın kontrolünü almak üzere adımlar atmaya devam eden Musk, 97 milyar dolarlık sürpriz teklifiyle gündemi daha da alevlendirmiş durumda.
OpenAI’yı satın almak üzere 97 milyar dolar vermeye hazır olan Musk’ın bu hamlesi eleştirmenler tarafından “şov” olarak ve bir dikkat çekme hamlesi olarak değerlendirilirken OpenAI cephesinde Altman’ın basit twit’i, konuyu açılmadan kapattı: “Teşekkürler, hayır.” (“Thank you, no.”) Bu noktada hikaye kapanmış mı olmalıydı? Eğer öyleyse, Musk neden yatırımcılarla pazarlık yapıp avukat tutarak basın açıklamaları hazırladı? Belki de bu hamle, eleştirmenlerin de belirttiği üzere sadece Musk’ın Altman’a karşı güç gösterisi yapma isteğinden ibaret. Ancak göz ardı etmemeliyiz ki, arkasında daha derin stratejiler de olabilir…
Musk, Altman’ın işini mi zorlaştırdı?
Musk, bu teklifi kamuoyuna açıklayarak, Altman’ın bir numaralı hedefini, yani OpenAI’yi kâr amacı güden bir yapıya dönüştürmeyi, daha da zorlaştırmış olabilir. Öyle ki OpenAI, basit tanımıyla şu anda yatırımcıların da asıl ilgisini çeken kâr amacı güden bir varlık; ancak kâr amacı gütmeyen bir kurul tarafından kontrol ediliyor.
Altman, yatırımcı baskısı altında bu yapıyı tamamen kâr amacı güden bir şirkete dönüştürmek üzere aksiyon halinde ve bu da kâr amacı gütmeyen kurulu tazmin etmek anlamına geliyor. Musk, OpenAI’yı satın almasa bile bu teklif ile kâr amacı gütmeyen yapının değerini artırdı. Üstelik bunu, OpenAI’ın ciddi nakit sıkıntısı yaşadığı bir dönemde yaptı.
Paris’te düzenlenen bir yapay zeka zirvesinde Altman, Musk’ın bu son hamlesini umursamaz bir tavırla yorumladı: “Keşke daha iyi bir ürün yaparak rekabet etse,” dedi.
Musk, yapay zekanın geleceğini kontrol mü etmek istiyor?
Musk’ın bu teklifi yapmasındaki bir diğer olası neden ise, gerçekten de yapay zekanın geleceğini kontrol etmek istemesi olabilir. Bu hedefte OpenAI’ın lider teknolojisine, ekibine ve marka gücüne sahip olma ihtimali varsa, bunu denemekten çekinmeyecek olması, beklenen bir hamle. Teoride, OpenAI’yı edinip kendi xAI laboratuvarıyla birleştirerek sektörde rakipsiz bir dev yaratabilir.
Üstelik bunu mevcut siyasi ortamda yapması daha da kolay olabilir. Şu anki yönetim, Musk’ın düzenleyici denetimlere karşı olan tavrını paylaşıyor ve Musk’ın şirketlerini denetleyen regülatörleri etkisiz hale getirmesine göz yumuyor.
Altman’ın görüş verdiği zirvede konuşan ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, yapay zeka düzenlemeleri konusunda daha “serbest piyasa odaklı” bir yaklaşım istediklerini açıkladı. Ancak bu yaklaşımın ardında, yapay zekanın “aşırı düzenleme” ile boğulacağı korkusunu körükleyen söylemler var. Oysa ABD’de yapay zekanın ne kadar denetim altında olduğu, başlı başlına bir tartışma konusu…
Güç mücadelesi devam ediyor
Musk-Altman çekişmesi, iyi ile kötünün mücadelesi değil. Ancak bu rekabette desteklenmesi gereken bir taraf varsa, o da rekabetin devamlılığı. Özellikle yapay zeka gibi genç bir sektörde tekelleşme, kontrolsüz güç anlamına gelir. Bu güç mücadelesi, sadece iki teknoloji devinin egolarının ötesinde, yapay zekanın geleceğini ve bu alandaki güç dengelerinde belirleyici olacak gibi görünüyor.
Buna da göz atın: Musk Washington’da neler yapıyor?